Sosyal Dönüşüm Vakfı Girişimi (SDV) ‘Kadın Buluşması’ gerçekleştirdi. Sosyal Dönüşüm Vakfı Girişimi’nin ‘Kadın Buluşması’ Ataşehir Belediyesi Nikâh Salonu’nda gerçekleşti. Ataşehir Belediyesi Sağlık ve Kültür İşleri Koordinatörü Gamze Akkuş İlgezdi’nin moderatörlüğünü yaptığı kadın buluşmasına Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, Hürriyet Gazetesi yazarı Emel Armutçu ve sanatçı Filiz Akın konuşmacı olarak katıldı. Yoğun ilgi gösterilen toplantıya, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, CHP İstanbul Kadın Kolları Başkanı Arzu Karayağız Öner, CHP Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak ile CHP il ve ilçe yöneticileri de katıldı. Moderatörlük yapan Gamze Akkuş İlgezdi açılış konuşmasında, “Son süreçte, kadın olmanın daha güçleştiği ülkemizde, sıkıntılı günlerden geçiyoruz. Sosyal Dönüşüm Vakfı kadın, erkek, çocuk, tüm toplum adına sosyal, kültürel ve yaşamın birçok alanında kalkınmayı arttırarak, toplumda kişisel gelişim dokunuşları ve dönüşümleri amaçlamaktadır. Bu amacın en temel adımı ve en büyük dayanağı da biz kadınlarız” diyerek şunları söyledi: “Yaratılan şiddet ortamı ve kullanılan nefret dili ne yazık ki en çok da kadınları vuruyor. Basında, televizyonlarda izlediğimiz, günlük hayatımızda tanık olduğumuz şiddet; horlanmak, yok sayılmak, yalnızlık ve çaresizlik hissimizi her geçen gün daha da derinleştiriyor. Uzmanlar son 12 yılda kadına şiddetin yüzde 1400 arttığını açıklıyor. Kadına yönelik şiddeti engellemek için yasal düzenlemeler yapılıyor. Ama ülkeye hâkim olan zihniyet, yasal düzenlemelerin uygulanmasının önünde ciddi bir engel oluşturuyor. “Sadece Ekim ayında 29 kadın öldürüldü” “Eğer kadının mağdur edilmesini istemiyorsanız Allah’tan korkan nesiller yetiştirin” diyen kimi yetkililer konuyu Allah’a havale ederken, Diyanet yetkilileri Birleşmiş Milletlere “kadına karşı şiddetle uğraşacağınıza insanlığa karşı işlenen cinayetleri önleyin” diye çağrı yapıyor.” Sadece Ekim ayında erkek şiddetine maruz kalarak hayatını kaybeden kadın sayısının 29 olduğunu ifade eden Gamze Akkuş İlgezdi, “Yani neredeyse her gün bir kadın sevgilisi, kocası, babası veya yakın akrabası tarafından öldürülüyor. Bir ayda 29 kadının öldürülmesine, ne yazık ki,  Aileden Sorumlu Bakanımız gibi, “münferit cinayetler“ diyemiyorum” dedi. Ekonominin kötüye gitmesinin de en fazla kadınları ilgilendirdiği görüşünü dile getiren İlgezdi, “En alttakiler olarak görülen bizler daha fazla yoksullaşıyoruz. Türkiye’de yoksulluk sınırındaki nüfusun % 70’ini kadınlar oluşturuyor. Kadınların %71’i kayıt dışı işlerde çalışıyor. Ekonomi kötüye gittiğinde ilk önce kadınlar işlerinden oluyor. Kadınların eve kapanıp 3 çocuk yapması teşvik ediliyor. Kız çocuklarını eve hapsedecek düzenlemeler yapılırken kızların lise çağlarında evlenmesi serbest hale getiriliyor” diye konuştu. Gamze Akkuş İlgezdi  kalıcı bir farklılık ve dönüşüm yaratmak için kültürel ve sosyal politikaların şart olduğuna inandığını vurgulayarak şöyle konuştu: “Hekimlik yaparken de, yerel yönetimlerde görev alırken de, hep bu anlayışla hareket ettim. Ben sonuç aldım. Tek tek hayatlara dokunarak, o insanların yaşadığı acıyı hissederek, onlarla empati kurarak, onları ötekileştirmeyerek ve sabırla çalışarak çoğaldığımıza kişisel olarak tanıklık ettim. Aslında Sosyal Dönüşüm Vakfı da bu deneyimimden yola çıkarak doğdu. Benim gibi düşünen arkadaşlarla bu duygumu paylaştım. Elini taşın altına koyup, bilgi, birikim, ilişki ve emeğini bu dönüşüm çalışmasına katmak isteyenlerle yola çıktık. Bazı şeyleri değiştirmek, ülkemizi ve dünyayı daha yaşanabilir kılmak için daha çok çalışmak, daha çok dayanışma içinde olmak, çoğalmak gerektiğini düşünüyorum.”   “Türkiye’de 25 milyon kadın istihdama dâhil değil” Gamze Akkuş İlgezdi'nin ardından söz alan Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü yaptığı konuşmada, İstanbul Sözleşmesi'ne göre erkeklerin cinsiyet eşitsizliği eğitimi alması gerektiğini dile getirerek, "Hepimiz yan yana yürüyebilmenin çabası içindeyiz. Örgütlü olmak ve korkmamak gerekir. Türkiye'de kadın yoksulluğunun en büyük özelliği mesleksiz kadınlar olması. Mesleksiz kadınların olması istihdam edilmelerinin önüne geçiyor. Bunun da önüne geçmek için meslek liselerinin açılması gerekiyor. Türkiye, üniversite mezunu kadın sayısında Avrupa'da neredeyse 1. ama 35 milyon kadının 25 milyonu istihdama dâhil olmadan geçinebilen kadınlar. Kadın evde eşinin yanında ev işlerini yapan ama erkeğin arkasında duran bir model. Biz bunları kabul etmediğimiz için buralara kadar geldik. Bunun mücadelesini vermek hepimizin boynunun borcu. Bu mücadelenin temel noktası da yoksulluğu yok edebilmek” diye konuştu.   “Hükümetin 3. döneminde kadının adı bakanlıktan çıkarıldı” Hürriyet Gazetesi Sosyal Sorumluluk Projeleri Sorumlusu Emel Armutçu ise gazetecilikteki son 20 yılını kadın meselelerine vakfettiğini belirterek şunları söyledi: “Aile içi şiddete son da bu kampanyalardan biri. Bu kampanyayı yürüttüğünüzde aslında meselenin daha derinde olduğunu görüyorsunuz. Türkiye'de 2005'te öldürülen kadın sayısı 317; 2006'da 633; 2007'de 1011; 2008'de 806, 2014'ün sadece ilk yedi ayı 174. Bu rakamların her biri de inanılmaz hikâyeler içeriyor. Son 50 yılda ölen kadın sayısı dünyada yapılan tüm savaşlarda ölenlerin sayısından daha fazla. Erkekler de öldürülüyor ama kadınların öldürülme nedeni sadece kadın olmalarından kaynaklanıyor. Biz çalışıyoruz ama bir türlü yol alamıyoruz. Yasalar bizim haklarımızı büyük ölçüde savunuyor. Ama bu yasaları yapanlar savunmuyor. Her ilde Kadın Bakanlığına bağlı Genel Müdürlükler vardı. Onlar bir şeyler yapmaya çalışıyorlardı. Hükümetin 3. döneminde birden bir köşe dönüldü ve bakanlığın adından başlayarak bütün politika baştan aşağı değişti. Önce kadının adı yok edildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı yapıldı. Fatma Şahin döneminde sivil toplum kuruluşlarıyla bir işbirliği söz konusuydu. Yeni bakanla birlikte o iletişim de kesildi. Bakanlığın işi tamamen aileyi kutsamak, aileyi korumak. Hem aileyi korumak hem de o ailenin içinde şiddet gören kadını korumak mümkün değil.”   “Cem Yılmaz, Kıvanç Tatlıtuğ kadın sorunları konusunda destek olsun” Panelde son olarak sanatçı Filiz Akın söz aldı. Akın rol aldığı filmlerdeki karakterlere değinerek, “Kırsal kesimden kadınları çok defa oynadım. Bir filmimde tecavüze uğrayan bir kızı oynadım. Bir başka filmimde gözleri önünde babası öldürülen bir kadını oynadım. Genel olarak sinemamızda şu konular işlenmiştir: ‘Kadın hep 2. sınıftır. Kadın erkeğe cinselliği çağrıştırdığı için suçludur. Akrabaları tarafından tecavüz edilmesi onun suçudur. Erkek yerine tarlada çalışan odur. Doğum kontrolü bilmez, çok sayıdaki çocuğuna, kayınvalidesine, kayınpederine bakar.’ En büyük sorunlardan biri başlı başına film konusu olmuştur: Soyunun devamı için erkek doğurmak zorundadır. Mahsun Kırmızıgül'ün ‘Güneşi Gördüm’ filminde olduğu gibi. Kırsal kesimde küçük kız çocuğu başlık parası karşılığı satılır. Koca ölünce ölenin erkek kardeşiyle evlendirilendir. Berdel diye Türkan Şoray'ın çok güzel bir filmi vardır” dedi. Filiz Akın konuşmasının sonunda, Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan, Kıvanç Tatlıtuğ gibi ünlü simaların da kadın sorunları konusunda destek olmalarını istediğini belirtti. Yapılan konuşmalardan sonra panel soru- cevap şeklinde devam etti. Panelin ardından panele katılanlar için Bostancı Green Park'ta yemek verildi. Yemeğe CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba da katılırken, gecede sahne alan Coşkun Öz ve Yaşar Gümüş misafirlere keyifli anlar yaşattı.