CHP’liler yeni yıl yemeğinde buluştu
CHP Ataşehir İlçe Başkanlığı 28 Aralık Cuma akşamı ‘Yeni Yıl Yemeği’ düzenledi.
Salon Trio’da düzenlenen ve CHP Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak ile yönetim kurulu üyelerinin ev sahipliği yaptığı yemeğe İstanbul 1. Bölge CHP Milletvekilleri Celal Dinçer, Müslüm Sarı, Kadir Gökmen Öğüt, Mahmut Tanal, CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, başkan yardımcıları, birim müdürleri, mahalle muhtarları, STK temsilcileri, CHP kadın ve gençlik kolları üyeleri ile partililer katıldı.

Yaklaşık 2000 kişinin katıldığı yemeğin açılış konuşmasında CHP Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak yapacakları çalışmalarla toplumun her kesimini kucaklamayı amaçladıklarını belirterek “Halkın yanında olduğumuzu hissettirmeli, desteğini almalıyız ve bu desteği de toplumsal güce dönüştürmeliyiz. Daha çok çalışan ve üreten olacağız. 2013’e de umutla gireceğiz. Hep beraber halkımızın umutlarını yeşerteceğiz” dedi.
Hakkı Altınkaynak’tan sonra ise Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi söz aldı.
İlgezdi, son günlerde Ataşehir Belediyesi ve kendisi hakkında yapılan yayınlarla ilgili açıklamalarda bulundu: “ Hesabını veremeyeceğimiz hiçbir şey yok. Ben de buradayım, arkadaşlarım da burada… Hodri meydan! Bir açığımız olsaydı beni ve arkadaşlarımı içeri atarlardı. Çoğu bakanlıktan olmak üzere 33 müfettiş geldi. Hiçbir şey bulamadılar. Ak Parti’nin 16 meclis üyesi beni ve arkadaşlarımı şikâyet etti. Hiçbir şey çıkmadı. Hepsine 200 bin TL’lik tazminat davası açtım. Bu parayı alıp, Ataşehir’in garibanlarına dağıtacağım.”
İlgezdi, geçtiğimiz yerel seçimler öncesi CHP’nin Ataşehir’de kazanamayacağı yönündeki düşünceyi çok çalışarak bozduklarını hatırlatarak konuşmasına şöyle devam etti. “İnanırsanız kazanırsınız. Seçimlerde, CHP Ataşehir’i kazanmaz dediler. İnandığınız zaman başarırısınız. Oyumuzu yükselterek kazandık. Bunu örgütümüzün hep beraber çalışmasıyla başardık. Bir gece saat 22.oo civarında bir evin kapısını çaldım eşimle birlikte… Kapıyı Kastamonulu bir hemşerimiz açtı. ‘Ben CHP Belediye Başkan adayıyım. Geç bir saatte çaldım kapınızı’ dedim. ‘Çal kardeşim çal… Onlar 24 saat kapı çalıyorlar. Çaldığın her kapı senindir’ dedi. Vatandaşa ne kadar elinizi uzatırsanız, o kadar başarılı olursunuz. Belli kesimlerin neden bize oy vermediğini de oturup düşünmeli, kendimizi eleştirmeliyiz. CHP’de din, dil, ırk ve mezhep ayrımı olmaz. Partimize sahip çıkmak ve iktidara taşımak zorundayız. Bunun için de çalışmak zorundayız. Partimizde bir sevgi eksikliği var. Birbirimizi sevelim, değer verelim.
Gençlerimiz ve kadınlarımız da çalışmalarımızın içinde olmalı… Çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Belediyemizi İstanbul’un en başarılı ilçesi yaptık.
2014 yılının halkımıza sağlık ve mutluluk getirmesini diliyorum.”

Son olarak da CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı çıktı kürsüye…
Salıcı “34 yurttaşımızın öldüğü Uludere’nin yıldönümü… 34 yurttaşımızı yeterli inceleme, araştırma, istihbarat doğru mu çalışmaları yapmadan kendi uçaklarımız, kimin emir verdiği belli olmayan bir şekilde bombaladı. Hala kimin emir verdiği belli değil. Utanmasalar bizim uçaklarımız da değil diyecekler. Hükümetin bu konudaki tavırsızlığından dolayı başta Başbakan olmak üzere kınıyorum. 29 Ekim’de bize çelenk koydurmayan devleti nasıl kınadıysam öyle kınıyorum” diyerek başladı sözlerine…
Salıcı, ODTÜ’deki eylemlerle de ilgili olarak “Ülkenin pek çok yerinden muhalefet sesi çıkmıyor. Ama ODTÜ direnişte… ODTÜ’ye selam olsun! Üniversitelerde yanan direniş ateşini kolay kolay durduramazlar. O üniversitelerde 68’i, 78’i yaratan gelenek var. Bu hükümetle sorunu olan herkesle dayanışma içinde olacağız, sahip çıkacağız. Metin Lokumcu’ya da, başında yazmasıyla hidroelektrik santrallerine karşı çıkan Leyla kızımıza da sahip çıkacağız” dedi.
Salıcı, siyasete dar çerçeveden bakmayıp, herkesi kucaklayacakların belirttiği konuşmasının son bölümünde ise şunları söyledi: “Ülkemizde bir savaş tehlikesi var. CHP’nin direnmesine karşın meclisten bir teskere geçti. CHP’liler direndi. Teskerenin geçmesini engelleyemeyebiliriz ama savaşın çıkmasını engelleyebiliriz. Çocuklarımızın Suriye sınırında ölmesine müsaade etmeyeceğiz.”
Gece Nail Gültekin ve arkadaşlarının söylediği türkülerle sona erdi.

