Atlas Yardımlaşma Derneği kurulduğu 2008 yılından beri umut kapısı olmuş. Her başı sıkışan, derdine bir çare bulunacağından emin bir şekilde çalmış derneğin kapısını... Derneğin hem kurucularından, hem de şimdiki yönetim kurulu başkanı olan Ferda Altıntaş, onu tanıyan herkesin "anne" olarak seslendiği bir isim... Sosyal Antropoloji mezunu olan Altıntaş, Dünya gazetesinde Nezih Demirkent ile birlikte çalışmış. Emeklilik sonrası, 16 yıldır yardım derneklerinde ihtiyaç sahiplerinin derdine derman olmaya çalışıyor. Ferda Altıntaş da 16 yıldır Aşık Veysel Mahallesi'nde yaşıyor. Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın bir gönüllüsü olarak Sosyal Hizmetlere bağlı bir birimde Türkçe dersleri vererek başlamış yardım çalışmalarına... Tamamen kapalı bir hayatları olan, dışarıdaki yaşamdan habersiz çocuklarla yaptığı çalışmalar uzun süre devam etmiş. Çalışmalarını 2008 yılından itibaren ise kurucuları arasında yer aldığı ve halen başkanlığını yürüttüğü Atlas Yardımlaşma Derneği bünyesinde sürdürüyor. Ferda Altıntaş, önce çocukların hayata bakışlarında değişiklikler yaratacak çalışmalara imza attı. Uzun süre o çocuklarla birlikte oldu, ders yaptılar, eğlendiler, gezilere katıldılar. Sonrasında da, yakın çevresindeki arkadaşlarından temin ettiği giysilerle, ev eşyalarını ihtiyaç sahiplerine ulaştırdı. Halen, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfıyla yaptıkları protokoller gereği dernek merkezinde öğrencilerin gelişimini destekleyici dersler veriyor, kurslar düzenliyorlar. Dernekte her şey gönüllülük esasına göre yapılıyor. Üyeler, bütçelerine göre derneğin çeşitli ihtiyaçlarını karşılıyor. Dernekten yardım alan kadınlar da ellerinden geldiğince derneğin olağan işlerine yardımcı oluyorlar. Dernekte, her gün 200 kişilik yemek yapılıyor. İhtiyaç sahibi aileler belli bir sıra dahilinde gelip yemeklerini alıyorlar. Derneğin verdiği hizmetlerden faydalanan yaklaşık 3 bin aile bulunuyor. Ferda Altıntaş, kendilerine gelen her soruna çözüm bulmaya çalıştıklarını belirtiyor. Aile içi şiddetin temel nedeninin maddi sorunlar olduğuna dikkat çeken Altıntaş,  "Çalışmak isteyen annelerin çocuklarını bırakacakları, oyun oynayabilecekleri bir yerimiz de var. Anneler gönül rahatlığıyla çocuklarını bırakıp, çalışabiliyorlar" dedi. ATLAS Yardımlaşma Derneği olarak yaptıkları çalışmaları sorduğumuzda ise o kadar çok şey anlatıyor ki... *17 çocuğumuzu yaz kampına götürüyoruz. Hayatlarında ilk defa tatile gidecekler... *Derneğimize ders veren öğretmenlerimizle tayin oldukları okullarda da bağımızı koparmıyoruz. Ceylanpınar'dan bir öğretmenimiz "Çocuklar İbrahim Tatlıses'e özeniyor, İstanbul'a kaçıyorlar. Buraya bir müzik okulu açabilir miyiz?" dediler. BAYER ile oraya bir müzik okulu kurduk. *Her bayram da çocuklarımıza yeni giysiler alıyor, tepeden tırnağa giydiriyoruz. Bu yıl ki hedefimiz 2 bin çocuğumuzu giydirmek... * Anadolu'daki okullara da kütüphane kuruyor, ihtiyaçlarını elimizden geldiğince karşılamaya çalışıyoruz. *Şiddete maruz kalmış kadınlar için de çalışıyoruz. İmkanlarımız dahilinde ev kurmalarına yardımcı oluyoruz. *Destek verdiğimiz öğrencilerimiz, sonradan bizim gönüllümüz oluyor. Burs ihtiyacı olan öğrencimizle, burs verecek kişileri bir araya getiriyoruz. Gittiğimiz yerlere en az beş çocuğumuzu da götürüyoruz ki yardımlaşma bilincini kazansınlar... Altıntaş, karşılık beklemeden çalıştığını, insanlara yardım ederek mutlu olduğunu söylüyor. 2015 yılında ırk, din, dil ayrımı yapmayan, savaş karşıtı kişilere verilen Hrant Dink ikincilik ödülünü alan Altıntaş,  TEGEV'in Harika İnsanlar Buluşuyor ödülleri kapsamında düzenlenen törene çağrılan 10 isimden birisi olmuş. Sohbetimiz devam ederken, kapı açılıyor ve içeriye ellerinde karneleriyle on kadar çocuk giriyor. Ferda Anne, Ferda Anne diye koşturarak karnelerini gösteriyorlar. Tek tek bütün karnelere bakıyor, çocukları öpüyor, seviyor, sarılıyor. Aynı şekilde çocuklar da annelerine sarılır gibi sarılıyorlar Ferda Altıntaş'a... "Aldığım en büyük ödüller annelerden, çocuklardan aldığım mektuplar, resimler" diyen Ferda Altıntaş bir çocuğun yazdığı mektuptan "Artık kime sorarlarsa herkesin iki annesi var" sözünü okurken gözlerinin dolmasına, sesinin titremesine engel olamıyor. İlkokul öğrencisinin Ferda Ablasına yazdığı şiir/mektup: "Ferda Abla, Ferda Abla Sen sağladın, sen yaptın O çocukların yüzündeki gülümsemeyi Çok teşekkürler, Ferda Abla Eskiden kıyafetimiz yok diye çıkamazdık Bayramlarda dışarıya Şimdi o kadar çok ki hangisini giyeceğimizi Şaşırdığımız için çıkamıyoruz dışarıya Senin sayende tanıştık herkesle Yeni arkadaşlar tanıdık, yeni yerler gördük Senin sayende evet Ferda Abla Bunların hepsini sen yaptın Artık kime sorarlarsa sorsunlar herkesin 2 annesi var" Bir anne olan Hamdiye Algan'ın Ferda Ablasına yazdığı duygu yüklü mektup: Değerli Ferda Abla; Ben iki çocuk annesiyim. Yaklaşık 2,5 senedir tanıyorum sizi.. İlk size geldiğimde o da her yardım kurumu gibi "he he" der boş verir dedim. Ama sonra anladım ki yanılmışım. Bugüne kadar sizden ne istediysem geri çevirmediniz. An geldi erzak, an geldi çocuklarıma bayramlık verdiniz. Ve ne istediysem imkânın olduğunda beni ihmal etmediniz. Allah da size yardım etsin. Tek bana değil, herkese, ama herkese ayrı ayrı hizmet veriyorsunuz. Yemeğinden tut giysisine, çatalından tut tabağına kadar. Ne diyeyim ki? Siz bir tanesiniz Ferda Abla. Her kim bağış yapıyorsa, Allah onlardan da razı olsun. Çok güzel bir şeye vesile oluyorsun. Yardımlarınız için çok teşekkür ederim değerli insan... ANNELER ANLATIYOR Huriye Önder: 4 çocuğuma yapamadığımı o yaptı. Çocuklarımı okuttu. Kırtasiye, giysisi, erzak yardımında bulundu. Bayramlık verdi. Çocuklarımı 5 senedir Ferda Abla giydiriyor. Eşim hastalığı nedeniyle çalışamıyor. Kiramı da Ferda Abla veriyor. Allah razı olsun. Ben doğurdum, Ferda Abla bakıyor. Ben de buranın mutfağında görev alıyorum, elimden gelen desteği vermeye çalışıyorum. Yazgül Ablak: Ferda Abla bizim için neler yapmadı ki? Her şeyi yaptı. 3 çocuğum da astım hastası. Yardımcı oluyor. Dışarıda kaldım, sokaklarda yattım, iki çocuğumla... Ev buldu, eşyalarımı aldı, kiramı ödedi. Ailem yok. Annem de, ablam da, ailem de Ferda Abla... Çocuklarıma giysi alamıyorum. Ferda Abla sayesinde bayramdan bayram yeni giysi giyiyorlar. Buraya hep ihtiyaç sahipleri geliyor. Her birimiz Ferda Ablanın bir tarafından çekiştiriyoruz. Ne bir surat asma, ne bir ters sözü oluyor. İnsanları incitmiyor. Sanki kanatsız bir melek... Ferda Abla, bize kayıtsız şartsız, sorgusuz sualsiz yardım ediyor. O kadar iyi bir insan olabilir mi?