Ataşehir Belediyesi bu sene iftar yemekleri için Seyitoğlu Catering ile anlaştı. Ataşehir’in 17 mahallesinde verilen iftar yemekleri mahallelerdeki nüfusa göre hazırlanıyor. Yemekleriyle vatandaşlardan tam not alan firma hizmetleriyle de beğeni kazanıyor. Seyitoğlu Catering firmasının sahibi Hüseyin Akbulut, 20 senedir yemek sektöründe hizmeti verdiklerini söyleyerek, “Etlerimizi Afyon’dan kesim yaptırarak getirtiyoruz. Patatesimizi kendimiz ekiyoruz. En ufak bir katkı maddesi olmadan doğal bir şekilde üretiyoruz” diyerek titizlikle çalıştıklarını ifade etti.
Ataşehir Belediyesi’nin Ramazan boyunca Ataşehir’in 17 mahallesinde verdiği iftar yemeklerini Hüseyin Akbulut’un sahibi olduğu Seyitoğlu Catering firması hazırlıyor. Firma sahibi Hüseyin Akbulut 35 senedir yiyecek içecek sektöründe. 20 senedir de catering hizmeti veren Akbulut, gazetemize yaptığı açıklamada, bugüne gelinceye kadar, bulaşıkçılıktan komiliğe sektörün her kademesinde çalıştığını ifade etti. Seyitoğlu olarak Seyrantepe, Hadımköy ve Kurtköy’de 3 noktadan servis yaptıklarını belirten Akbulut şöyle konuştu: “Firmamızda toplamda 140 kişi çalışıyor. Ramazan öncesi günlük 10 bin kişilik yemek üretiyoruz. Üniversite, inşaat, tekstil, anaokulları dâhil çok çeşitli sektörlere hizmet veriyoruz. Bunların yanında her sektör için 4 gıda mühendisi, 4 de diyetisyenimiz var. Onlar, her fabrikanın, her sektörün ayrı ayrı iş gücüne göre kalori değerlerini hesaplarlar. Fabrika işçisine ayrı, üniversite öğrencisine ayrı bir yemek menüsü çıkar. Son 10 yıldır yerinde yönetim projelerine daha çok ağırlık veriyoruz. Yani, hizmet verdiğimiz fabrikaların kendi mutfağını kullanıyoruz. Fabrikada mutfağı kuruyoruz, elemanlarımız oraya geliyor, yemekler orada çıkıyor. Müşteri yoğunluğumuz daha çok öğlenleri oluyor. Merkezimizdeki mutfakta yaklaşık 1500 kişilik yemek çıkıyor. Küçük ölçekli firmalara da yemek çıkartıyoruz.”
Ramazan ayı için belediye olarak Ataşehir ve Sarıyer belediyeleri ile çalıştıklarını dile getiren Hüseyin Akbulut, Ataşehir’deki yemek sayısının mahallelere göre değiştiğini ancak ortalama 2000 kişilik yemek çıkardıklarını ifade etti. Akbulut, Ataşehir Belediyesi ile ilk defa çalıştıklarına dikkat çekerek, “ İşini çok ciddiye alan, işleri, başkan yardımcıları, müdürleri, personeli ile olsun profesyonel insanların yönettiği belli olan bir belediye. Ataşehir Belediyesi’nin çok güzel bir yönetim tarzı var. Vatandaşla bire bir ilgileniyorlar ve onları sahipleniyorlar. Vatandaşlar ikinci bir içecek ya da tatlı isterlerse hemen götürüyorlar. İnsanlar ellerini kaldırmadan, başını çevirmeden hem onların hem bizim personelimiz hemen masalarına gidiyorlar ve hizmet ediyorlar. İnsanları saatlerce kuyrukta bekletmiyorlar. Vatandaşına bu kadar değer veren bir belediyeyi ben ilk defa görüyorum” diye konuştu.
Hüseyin Akbulut, Ramazan ayında diğer firmalardan farklı olarak yemekleri köpük tabaklar yerine porselen tabaklarda sunduklarını vurgulayarak, “İftara 5 dakika kala çalışanlarımız çorba servisini yapıyorlar. Yani garsonlarımız restorandaymış gibi herkese tek tek servis yapıyorlar. İftar saati geldiğinde çorbalar soğumamış oluyor. Çorba bitmeden ana yemek servisini yapıyoruz. Her gün farklı bir mahallede iftar yapıldığından menümüzde her gün et yemeği vardır. İftar alanlarında fazla yemekleri standa koyuyoruz. 2000 kişilik yemek götürdüysek ve 1500 kişi geldiyse kalan yemekleri de vatandaşlara dağıtıyoruz” dedi. Akbulut, sağlık ve hijyen koşullarına da çok dikkat ettiklerini, servis ettikleri tüm yemeklerin numunelerini 72 saat sakladıklarını, 3- 4 günde bir çeşitli laboratuarlarda analizlerini yaptırdıklarını söyledi.
Ramazan ayında günlük olarak yaklaşık 10 bin kişilik yemek çıkardıklarını belirten Hüseyin Akbulut, “İftarda 4 çeşit yemek çıkarıyoruz. Bunların yanında pide, ayran ve su da veriyoruz. Şu anda iftar için dernekler ve firmalar hariç, günlük 6 bin kişilik yemek çıkıyor. Ramazandan dolayı azalsa da bizim de yaklaşık 3500 müşterimiz var” şeklinde konuştu.
Belediyeler dışında da hizmet verdiklerini dile getiren Akbulut, özellikle hafta sonları çok yoğun çalıştıklarını sözlerine ekledi.
Vatandaşların yemekleri gönül rahatlığıyla yiyebileceklerini söyleyen Hüseyin Akbulut, “Biz 20 senedir etlerimizi Afyon’da kesim yaptırarak getirtiyoruz. Patatesimizi kendimiz ekiyoruz. Ankara Polatlı’da kiraladığımız tarlalarımızda her sene yaklaşık 150 ton patates ekimi yaparız. En ufak bir katkı maddesi olmadan doğal bir şekilde üretiyoruz. Sebzeyi ve meyveyi hallerden; bakliyatı ise kurumsallaşmış büyük firmalardan tedarik ediyoruz. Bunu yapmak zorundayız. Çünkü bir lokantada bir çorbaya verilen paraya biz dört çeşit yemek veriyoruz. Bu yüzden alışlarımızı çok iyi yapmak, gramajlarına da dikkat etmek zorundayız. Mesela 7 bin kişiye iftar yemeği veriyoruz. Menüdeki mercimek çorbası için ne kadar mercimek, un, yağ, tuz kullanacağımızı bir gün öncesinden biliyoruz. Bu şekilde karımızı belirlediğimiz gibi israfın da önüne geçiyoruz” dedi.
[caption id="attachment_11820" align="aligncenter" width="800"]
Hüseyin Akbulut[/caption]
